High Power Seed Module (HPSM) birkaç watt'lık çıkış darbeleri üreten iki tohum lazeriyle, lazer ışınını oluşturan ve optimal bir pals uzunluğunu sağlayan çeşitli aktif ve pasif optik bileşenlerden oluşuyor. İlk yükseltmeyle ışın, önce 100 W boyutuna yükseltiliyor. Tohum lazerleri, sahip oldukları koruyucu mekanizmalar sayesinde geri yansımalara karşı en iyi şekilde korunuyor, böylece genel sistemin dengesi belirgin bir şekilde arttırılmış ve istenen sabit EUV performansı elde edilmiş oluyor.
Sunduğu lazer palsiyle geleceğin mikro çip üretiminin temelini sağlıyor.
Dijital çağı kolaylaştıran EUV litografi
Geleceğin mikro çiplerinin üretim yöntemi yarışında, EUV litografi büyük bir atağa geçmiş durumda. Yarı iletken endüstrisi, yıllardır, silisyum wafer üzerinde daha da küçük yapıların ışınla oluşturulmasını mümkün kılacak, uygun maliyetli, seri üretime uygun olan bir yöntem arayışı içindeydi. ASML, Zeiss ve TRUMPF şirketleri ortaklaşa gerçekleştirdikleri çalışmalarla, 13,5 nanometrelik dalga boyuna sahip ekstrem ultraviyole (EUV) ışının endüstriyel kullanım için elde edilebildiği bir teknoloji ortaya koydu: Bir damla jeneratörü bir vakum haznesi içine saniyede 50.000 küçük kalay damlası gönderiyor. Bu damlalardan her birine 50.000 lazer palsinden biri isabet ediyor ve böylece plazma oluşumu sağlanıyor. Bu sayede ortaya çıkan EUV ışın, bir ayna üzerinden, pozlanacak wafer'e yönlendiriliyor. Plazma radyasyonu için gerekli olan lazer palsini, TRUMPF tarafından geliştirilmiş, palslı lazer sistemi CO2 - yani TRUMPF Laser Amplifier sağlıyor.
TRUMPF Laser Amplifier, bir lazer palsini seri halde 10.000 kattan daha fazla güçlendirebiliyor.
Bir ön ve bir ana pals gönderilerek Laser Amplifier'ın eksiksiz gücü kalay damlasına transfer edilebiliyor.
Yüksek performanslı lazer sisteminin temelini, sürekli çalışma modundaki CO2 lazeri oluşturuyor. Bu sayede TRUMPF, teknolojide yeni bir uygulama alanı yaratıyor.
Uzun yıllara dayanan sıkı bir işbirliğiyle TRUMPF, ASML ve ZEISS, EUV teknolojisini endüstride kullanılabilecek bir seviyeye getirmeyi başardı.